İşte anne babalar için çok önemli bir alan daha. Biz çocuğumuzla bir lokantaya gidip yemek yiyemeyecek miyiz? Benim tavsiye edebileceğim birkaç yer var. Herkesten yaşadığı bölgede böyle bebek dostu yerleri tavsiye etmesini özellikle rica ediyorum.
Kırıntı (Nişantaşı): Güler yüzle karşılanıyorsunuz. Öyle ‘Bu bebekle buraya niye geldiler?’ ifadesinini görmeniz imkansız. Bebek sandalyesi var. Çocuğunuz için özel bir boyama kağıdı, boya kalemleri getiriyorlar. Bebeğe özel bir menüsü (Son gittiğimde fiyatlar en çok 10 YTL’ydi) ve bebek çatal bıçağı var. Çalışanlar mükemmel.
Rainforest Cafe (İstinye Park): Çocuklar için bir cennet. Fiyat düzeyi Kırıntı’ya göre biraz daha yüksek ama dev akvaryum, fil, goril ve timsah çocukların aklını başından alıyor. Çok küçük çocuklar belki korkabilir, çünkü birden ortalık kararıyor, gök gürlüyor, filler bağırmaya başlıyor… Ama benim oğlum 1.5 yaşında ve 2 yaşında birer kez gitti, ikisinde de bayıldı, bayıldı…
Profilo’daki Rumi restorant. İçinde çok güzel bir oyun parkı var. Siz yemek yerken oynayan çocuğunuzu izleyebiliyorsunuz.
Eğlenmek deyince ise bizim haftasonları en büyük eğlencemiz çocuk tiyatroları. Gitmeden ne kadar eğleneceklerini ve sizin de o şaşkın ve mutlu küçük surata bakarken, şarkılara tempo tutarken ne kadar keyifli bir zaman geçireceğinizi tahmin bile edemezsiniz. 1.5 yaşından itibaren rahatlıkla götürebilirsiniz çocuğunuzu. Ama tavsiye ederim kucağınızda oturtun çünkü ilk dakikalar biraz ürkebiliyor, ama size sarılınca cesareti geliyor. Bizim son dönem gittiğimiz en güzel çocuk tiyatrosu BKM’deki Zorlu Çocuk Tiyatrosu’nun Bremen Mızıkacıları’ydı. Ama İstanbul’da yaşayan aileler için o kadar çok seçenek var ki…
Bir de Dolphinerium, bir sürü eksiğine yolunun bile tam açılamamış olmasına rağmen oğlumu kendinden geçirdi. O yunuslar, deniz arslanları… Herkese tavsiye ederim…
Tabii Darıca hayvanat bahçesini de unutmamak lazım. Harika bir gün geçirebilirsiniz orada. Peki bir fikir daha: Yıldız Parkı’nda piknik. Bizim en sevdiğimiz aktivite, evde limonatalar, köfteler, salata hazırlanır, bakkaldan birayla cips alınır, yıldız parkı’nda yayılınır…
Küçükçiftlik Parkı’ndaki sirk… Domuz gribi var, çok kalabalığa girmek istemiyoruz ama bu sirk çocuklar için gerçek bir eğlence. Bizimki yavru bengal kaplanına ve o beyaz atlara bayıldı.
Ayrıca İkea da çocuk cenneti. Bir de Cevahir’de yılbaşı nedeniyle çocukları ata bindiriyorlarmış. Zaten Cevahir içindeki oyun parkı ile çocukları cezbediyor ama işte bu ara öyle çok hastalık var ki, dikkat etmek, en azından çıktıktan sonra elleri yıkayıp o dezenfektan jellerle temizlemek gerekiyor.
Forum AVM içindeki dev akvaryum da mükemmel. Biraz pahalı tabii ama o kadar hayvanın bakımı için sanıyorum gerekli bu bedel.
Yeni keşfim ise (tabii güzel havalar için) Bilgi Üniversitesinin kampüsü… İçinde Otto ve Tamirane adında iki cafe restoran, Starbucks var. Otomobillerin giremediği geniş yeşillik bir alan, çocuğunuz koşuştururken Tamirane’nin bahçesinde bir kadeh şarap (10 TLden başlıyor) veya bir bardak çay (3 TL) içebilir, çimlere yayılmış gençlerin kahkahalarıyla yaşam enerjinizi artırabiliyorsunuz. AKM önünden yarım saatte bir (haftasonu dahil) ücretsiz servis kalkıyor.